Suriye’de yaşanan insanlık dramı ve katliamlar, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye devam ederken, gerici ve radikal İslamcı grupların bölgede yarattığı yıkım giderek artıyor. Barış İçin Toplumsal Girişim, Suriye’deki katliamların durdurulması için acilen uluslararası bir çağrıda bulundu. ABD ve Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni (BMGK) acil toplantıya çağırması da durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) gibi cihatçı grupların Suriye’nin kıyı şeridi ve Lazkiye bölgesinde gerçekleştirdiği katliamlar, özellikle Alevi nüfusa yönelik şiddet eylemleriyle dikkat çekiyor. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) verilerine göre, son günlerde gerçekleşen 39 katliam ve infazlarda 973 sivil hayatını kaybetti. Ölenler arasında kadınlar ve çocuklar da bulunuyor. Lazkiye, Tartus, Hama ve Homs gibi bölgelerde yaşanan çatışmalarda, HTŞ güçlerinin yanı sıra silahlı Alevi gruplar da ağır kayıplar verdi. 6 Mart’tan bu yana ölenlerin toplam sayısı 1454’e ulaştı.
Bölgeden gelen tanıklıklar, HTŞ’nin gerici ve radikal İslamcı politikalarının bölgede nasıl bir kaos yarattığını gözler önüne seriyor. Bölgede yaşayan bir tanık, HTŞ güçlerinin evlere sorgusuz sualsiz girerek sivilleri katlettiğini, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel saldırılar düzenlediğini ve köylerin tamamen yağmalandığını anlattı. Ayrıca, Alevi nüfusa yönelik sistematik bir şiddet kampanyası yürütüldüğü, Sünni nüfusun ise silahlandırılarak bu çatışmalara dahil edildiği belirtildi.
HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Colani, yaşananları “Suriye’yi iç savaşa sürüklemeye yönelik girişimler” olarak nitelendirirken, sivillerin kanına bulaşanların hesap vereceğini iddia etti. Ancak, HTŞ’nin bizzat kendisinin bu katliamların baş aktörü olduğu gerçeği, Colani’nin sözlerini inandırıcılıktan uzak kılıyor. Suriye yönetimi ise olayları incelemek üzere bir soruşturma komitesi kurduğunu açıkladı. Komitenin 30 gün içinde raporunu tamamlaması ve HTŞ yönetimine sunması bekleniyor.
Bu süreçte, uluslararası toplumun Suriye’deki insanlık dramına kayıtsız kalmaması gerekiyor. Gerici ve radikal İslamcı grupların bölgede yarattığı kaos, yalnızca Suriye halkını değil, tüm bölgenin istikrarını tehdit ediyor. BMGK’nin acil olarak harekete geçmesi ve HTŞ gibi cihatçı grupların faaliyetlerinin durdurulması için somut adımlar atılması şart. Aksi takdirde, Suriye’deki katliamlar ve insan hakları ihlalleri daha da derinleşecek, bölgeyi geri dönüşü olmayan bir kaosa sürükleyecektir.
