Zamlara karşı İzmir’den “Geçinemiyoruz” diyen Emek ve Demokrasi Güçleri, insanca bir yaşam için direneceklerini kaydetti. Eylemde, “Zam, zulüm, işkence işte AKP” sloganıyla faturalar yakıldı
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, “Geçinemiyoruz, zamlar geri alınsın” yazılı pankartı açarak Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. “Krizin faturasını Saray ödesin”, “Zenginlerin iktidarı yoksulların isyanıyla yıkılacak” sloganlarının yer aldığı dövizlerin taşındığı açıklamada basın metnini Necip Vardar okudu.
Döviz kurlarındaki büyük artışla parası pul olan, yüksek enflasyonla ve işsizlik sarmalıyla boğuşan emekçilerin büyük bir yıkımla karşı karşıya kaldığına işaret eden Vardar, en son yapılan zamların toplumu büyük bir sefalete sürüklendiğini aktardı. Vardar, “Çalışma koşulları giderek ağırlaşıyor, ücretler hızla eriyor” dedi.
“Şirketleri zengin etmek için garibanın, yoksulun, emekçinin cebindeki üç kuruşu çalıyorlar”
Açıklamanın devamında şunlar söylendi:
Yirmi yıl boyunca AKP iktidarı, memleketin neredeyse bütün varlıklarını özelleştirerek, yüksek dış borç, yüksek faiz ve ucuz işçilik politikası uygulayarak, tarımı çökerterek, ekonomik kalkınmayı sadece inşaat sektörüne bağlayarak ve bu yolla kamu kaynaklarını yandaşlarına peşkeş çekerek emekçi halka derin bir yoksulluğu dayattı. Şimdi ise tüm bu yaşananlar karşısında hiçbir sorumluluk kabul etmiyor. Bununla da yetinmiyor, hamasi nutuklarla memlekette yalan rüzgârları estiriyor. Emekçiye açlık ücreti, zengine hazine garantisi Asgari ücrete allayıp pullayarak yaptıkları zam daha emekçilerin eline geçmeden sıfırlandı. Ocak ayı verilerine göre açlık sınırı 4249 lira olarak hesaplanırken belirledikleri 4253 liralık asgari ücretle geniş işçi ve emekçi kitleleri yıl boyunca yarı aç yarı tok yaşamaya mahkûm ettiler.
Gıda ürünlerinden doğalgaza, akaryakıttan elektriğe kadar tüm ürünlere birbiri ardına gelen zamlar, emeğiyle geçinen geniş toplum kesimlerinin hayatlarını sürdürülemez hale getirdi.
Ülkenin dört bir yanından hayat pahalılığına ve fahiş zamlı faturalara karşı yapılan eylemlerle isyan büyüyor. Şirketleri zengin etmek için garibanın, yoksulun, emekçinin cebindeki üç kuruşu çalıyorlar! İktidar eliyle malum şirketler daha da kazansın diyerek elektriğe %125 zam yaptılar, kademeli tarife getirdiler.
“Kara kışın ortasında, bu hayat pahalılığı ve ekonomik kriz içinde yurttaştan daha fazla fedakarlık beklemek aymazlıktır”
Elektrikte kademeli tarifeye dair “Elektrikte kademeli tarifeyi kademeli zulüm yaptılar” diyerek devam eden Vardar şunları söyledi:
Asgari ücrete yapılan zammın %43,6 yani neredeyse yarısı yok oldu. Elektrik, doğalgaz ve akaryakıta yapılan zamların bütçeye aylık maliyeti şimdiden 565 TL oldu. Bu faturalar ödenmez; bu faturaları ödetmeye kalkmak bu karda kışta milyonlarca insanı elektriksiz bırakmak demektir. Geçen yıl 5 milyon ailenin elektriğinin kesildiği düşünülürse bu yıl bu sayı katlanarak artacaktır. Bu büyük eziyete son verilmeli, zamlar geri çekilmelidir!
Kara kışın ortasında, bu hayat pahalılığı ve ekonomik kriz içinde yurttaştan daha fazla fedakarlık beklemek aymazlıktır. Ülkemizdeki ekonomik ve siyasi istikrarsızlığın bedelini biz ödemek istemiyoruz.
Açıklamanın devamında talepler şöyle sıralandırıldı:
- Başta gıda ürünleri olmak üzere elektrik, doğalgaz, akaryakıt, ulaşım gibi temel ihtiyaç kalemlerine yapılan zamlar geri alınmalı, vergiler düşürülmelidir.
- Yoksulluk sınırının altında yaşayan kesimlerin temel gereksinimleri karşılanmalıdır.
- Öncelikle 150 kWh elektrik yardımı uygulaması şeffaflaştırılarak ölçütleri kamuoyu ile paylaşılmalı ve yardım sınırı aylık 230 kWh’a yükseltilmelidir.
- Konutlarda elektrik, doğalgaz ve suya yansıyan KDV sıfırlanmalıdır.
- Enerji bir insan hakkıdır; Maddi imkansızlık nedeni ile elektrik, doğalgaz, su faturalarını ödeme zorluğu çekenlerin elektrik, gaz ve suyu kesilmemeli, bu ihtiyaçlar kamu kaynaklarından sağlanıp, halkın karanlıkta, soğukta ve susuz kalmaları önlenmelidir.
- Kalıcı çözüm için enerji şirketleri derhal kamulaştırılmalıdır.
- Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirme soygununa son verilmelidir.
- Hızla artan fiyatlar karşısında düşük ücretleri hızla eriyen çalışan ve emeklilerin gelirleri insanca yaşamalarına imkan verecek düzeye yükseltilmelidir.
- Ülkedeki gelir adaletsizliği tarihin hiçbir döneminde görülmemiş boyutlara ulaştı. Eşitsizliğin en altına itilen kadın yoksulluğu daha da artarken, işini ilk kaybedenler kadın emekçiler oluyor. ILO-190 sayılı sözleşme uygulanmalı, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı geri alınmalıdır!
“İnsanca bir yaşamı direne direne kazanacağız”
Açıklamanın sonunda şunlar söylendi:
Yaşadığımız yoksulluğun sembolü haline gelen elektrik ve doğal gaz faturalarımızı yakarak tepkimizi öfkemizi bir kez daha haykırıyor, elektrik ve doğalgaz zamlarının geri çekilme talebimizi yeniliyoruz. İnsanca bir yaşamı direne direne kazanacağız.
Açıklama sonrası “Zam, zulüm, işkence işte AKP”, “AKP mezara halk iktidara” sloganıyla elektrik ve doğalgaz faturaları yakıldı.
Kaynak:sendika.org