Orman Bakanlığı verilerine göre, 2012-2022 yılları arasında 109 bin 884 hektar ormanlık alan madencilik faaliyetleri için tahsis edildi. Bu dönemde 236 bin 425 hektar ormanlık alan ise yangınlarla kül oldu.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye Türkiye’nin ormanları hem yangınlarla hem de madenlerle yok oluyor.
Ormanlık alanları enerji, maden ve turizm sektörüne feda eden iktidarın rantçı politikaları nedeniyle sonucu yaşanılan tahribatın faturası ağır.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 2012-2022 yılları arasında 109.884 hektar ormanlık alan madencilik faaliyetleri için tahsis edildi. Bu dönemde 236.425 hektar ormanlık alan da yangınlarla kül oldu.
1 YILDA 8 BİN 743 HEKTAR
Bir yandan yangınlar, diğer yandan maden izinleri ve plansız odun üretimi ormanları yok ederken bu tahribat günden güne büyüyor. Eski CHP Milletvekili Gürsel Tekin, bakanlık verilerinden yola çıkarak yaşanan yıkımı gözler önüne serdi. Sadece 2015’te 3219 hektar orman yangınlarla yok olurken, aynı yıl 8743 hektar alan maden izinleriyle tahrip edildi.
Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınlarının yaşandığı 2021 yılında 139 bin hektar orman kül oldu. Aynı yıl, 16 bin hektardan fazla orman alanı madenciliğe açıldı.
Türkiye Ormancılar Derneği’nin 2020 raporuna göre, 2017’de 20,5 milyon metreküp olan odun üretimi, 2021’de 36 milyon metreküpe çıktı. Bu, yalnızca dört yıl içinde yüzde 75’e varan bir artış anlamına geliyor. 2021 yılında odun üretimi 36 milyon metreküpe ulaştı.
DENETİM YAPILMIYOR
Sayıştay raporları da maden izinleri konusunda yeterli denetim yapılmadığını ortaya koyuyor. Sınır aşımları, ruhsatsız yapılar ve izin dışı kullanımların tespit edildiği maden sahalarının büyük bir kısmında hukuka aykırı faaliyetler yürütülüyor.
Sayıştay raporlarına göre 687 maden sahasının denetlenmesi sırasında 497 sahada sınır ihlali, 49 sahada ruhsatsız yapılaşma, 31 sahada ise izin amacı dışında kullanım tespit edildi. Orman Genel Müdürlüğü maden izin sahalarını etkin bir şekilde denetlemiyor. Hukuk tanımayan maden şirketlerinin ormanları talan ettiğini kaydeden Tekin, şöyle dedi: “Bu konuda herkesin harekete geçmesi gerekiyor. Ormanlarımıza sahip çıkmak bir tercih değil, zorunluluktur. Ormanlarımızı korumazsak, kuraklık, sel ve doğal afetler daha da artacak. Bu mücadelede toplumun her kesiminin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Doğa bizimle pazarlık yapmaz. Onu korumazsak, kaybeden biz olacağız.”
